Ana içeriğe atla

SEO Sizin İçin Basitleştirildi

Temel SEO Kılavuzu: İlk Adım

SEO konusunda bu muhtasar kılavuzumuzu okuduğunuzda bu konuda genel geçer bir fikir sahibi olacak, ilerleyen çalışmalarınıza ve SEO konusundaki ileri seviye araştırmalarınıza ışık tutabileceksiniz. Dilerseniz asıl konumuza usulca giriş yapalım.

Her gün ne kadar blog paylaşımı yapıldığını bir tahmin edin.
Bir fikriniz var mı?

Sadece WordPress kullanıcıları her gün 2 milyondan fazla paylaşım yapıyorlar. Bu da her saniye başına 24 blog paylaşımının yapıldığı anlamına geliyor. Bu rakamlar siz burada bu yazılanları okuduğunuz esnada aşağı yukarı 216 blog paylaşımı yapıldığı anlamına geliyor. Ve bu sadece Wordpress kullanıcılarını içeren bir hesaplama. Eğer tüm blog paylaşımlarını inceliyor olsaydık bu rakam elbette çok daha yüksek olurdu. Bu kadar fazla paylaşımın yapılıyor olması bir blog yazarı veya herhangi bir türden sayfa sahibi olarak haliyle sizin sayfanızın göze çarpmasını zorlaştıracaktır. Fakat bloğunuzu başarılı bir blog haline getirmek istiyorsanız bunu başarmak zorundasınız.

Blog paylaşımlarını hazırlamak için günde 4-5 saat harcayan birisi için, paylaşımlarını SEO açısından en uygun hale getirmek için harcadığı on dakikalık süre bu 4-5 saatin içerisindeki en önemli kısımdır.
Milyonlarca insanın her ay SEO terimini araştırıyor olması sizi şaşırtmamalı. Her gün, insanlar dünya genelinde 2,2 milyardan fazla Google araması yapıyorlar. Bu sadece Google üzerinden yapılan aramalar, diğer arama motorları ile yapılan aramaları hesaba katmamış olsak bile bu çok büyük bir rakam. Bu nedenle, Google aramalarının ön sayfasında görünmek, başarılı bir işletme ile iflas etmiş bir işletme arasındaki belirleyici faktör olabilir.

Peki SEO ne anlama geliyor? Muhtemelen arama motoru optimizasyonu anlamına geldiğini biliyorsunuz, ancak neyi optimize etmeniz gerekiyor? Tasarım mı? Yoksa yazı mı? Belki de bağlantılar? Evet, hepsi ve daha fazlası. Haydi SEO kılavuzumuza en başından başlayalım.

Tanım: SEO İngilizce ‘Search Engine Optimization’ ifadesinin kısaltmasıdır. ‘Search Engine Optimization’ Türkçe olarak arama motoru optimizasyonu anlamına gelir. Kısaca ifade etmek gerekirse, SEO; Premium olmayan organik listelerde arama motorlarının arama listesinde en üst sıralarda görünme sanatıdır.

Arama motoru optimizasyonu, sizin online içeriğinizi optimize ederek belirli bir anahtar kelime üzerine yapılan aramalarda arama motorlarının sizin içeriğinizi en üst sıralarda göstermesini sağlamaya çalışır.

Bunu sizin için daha anlaşılır hale getirmeme izin verin; SEO söz konusu olduğunda, ortada siz, arama motoru ve arama yapan kişiler vardır. Eğer siz sebze salatasının nasıl hazırlandığına dair bir makale yazmışsanız, arama motorunun yani yüzde 90 ihtimalle Google’ın ‘sebze salatası’ ifadesiyle ilgili yapılan aramalarda sizin makalenizi en başta göstermesini istersiniz. İşte SEO bunun üzerinde çalışır.

SEO bir sihirdir. Anahtar kelimenle ilgili yapılan aramalarda Google’ın senin paylaşımını en üst sıralarda göstermesini sağlamak için yazdığın makale üzerinde ayrıca çalışman gerekir.

Genel Bakış
Yukarıda SEO bir sihirdir demiştik, şimdi bu sihir neye benziyor ve neden bu kadar önemli bunu inceleyeceğiz. Online aktivitelerin büyük çoğunluğu bir arama motoruyla başlıyor ve arama yapanların %75’e yakını aramalarını Google üzerinden yapıyorlar. Bu bilgiyi Google'daki ilk beş sonucun tüm tıklamaların %67'sini almasıyla birleştirin böylelikle arama motoru optimizasyonunun yani SEO’nun neden bu kadar önemli olduğu hakkında bir fikir edinirsiniz.

Bu işlerle ilgilenenler bilir, Google'ın ilk sayfasına ulaşmanın ne kadar önemli olduğunu vurgulayan bir şaka vardır: Ölü bir gövdeyi gizlemeniz gerekiyorsa, bunu Google arama sonuçlarının ikinci sayfasına yerleştirmelisiniz.
Blog yayınınız, makaleniz veya ürününüz Google arama sonuçlarının birincisinden başka bir sayfadaysa, hiç sıralanmamıştır.
Ancak arama motorunun birinci sayfasında nasıl görüneceğinizi anlamadan önce arama işleminin nasıl işlediğini bilmeniz gerekir.

Arama Süreci Nasıl İşler
Artık SEO hakkında temel bir fikriniz olduğuna göre, bazı bileşenlerine ayrıntılı bir şekilde bakalım. Google, arama algoritmalarını oldukça iyi koruyor ve 200'den fazla değişken ve belirleyici faktörün ışığında sayfaları sıralıyor. Bu belirleyici faktörlerin tümü herkese açık olmasa da backlinko.com mümkün olduğunca çoğunu tek bir büyük listede derledi. İngilizce bilenler konuyla ilgili aşağıdaki linki inceleyebilir.
https://backlinko.com/google-ranking-factors

SEO öğreniminde daha derinlere inmeden evvel bir konuda karar vermeniz gerekiyor. SEO gücünün biri temiz diğeri kirli-riskli olmak üzere iki yüzü vardır ve daha ileriye gitmeden evvel kendi tercihinizi belirlemeniz gerekir. Black Hat'mi White Hat'mi

White Hat – Black Hat
Türkçe ifadesiyle beyaz şapka-kara şapka. Terimler ifade ettiği iş yöntemlerinin çağrışımını zaten zihninizde yapmış olmalı. Pek çoğumuz, hızlı bir şekilde bir defada yüklü miktarda para kazanmak ve sonrasında yeniden sıfırdan başlamak yerine uzun vadeli, birikimli ilerleyen girişimlerin peşindeyiz. Arama motoru optimizasyonu (SEO) için de aynı şey geçerlidir. Bazı insanlar gerçekten hızlı bir şekilde birkaç vurgun yapmak için, diğerleri ise uzun süreli işler için SEO yaparlar. Hızlı zengin olma yaklaşımına uygun bir SEO çalışması yapmak isterseniz sonunda kendinizi ‘Black Hat SEO’ yaparken bulacaksınız.

Black Hat SEO, arama motorunun çalışmasını uygun olmayan yöntemlerle manipüle ederek bir sitenin anahtar kelimede öne çıkmasını sağlamaya çalışma işlemidir.

Black Hat yaparken uygulanan yöntemlerden bazılarını aşağıda sıraladık.
Çoklu İçerik
Çıkış sayfaları
Bilgisayar tarafından otomatik yazılan sayfalar
İkiz sayfalar
İçeriği İlgisiz olan sitelerin linkleri
Görünmez yazılar

Bu tür bir SEO, içeriğinizi yalnızca arama motoru için optimize etmeye odaklanır, insanları hiç düşünmez. Sitelerinizin üst sıralarda yer alması için kuralları eğip bükmenin ve bir şekilde çiğnemenin pek çok yolu olduğundan bu durum işe aldığınız ‘Black Hat’ SEO yapan kimselerin hızlı bir şekilde birkaç bin dolar kazanmasını sağlar. Bu yöntemler, alan adının tamamen veya kısmen indekslerden çıkartılması ile de sonuçlanabilmektedir. Sonuçta, bu yaklaşım genellikle çok hızlı bir şekilde yasaklanan spam içerikli, düşük seviyeli sayfalarla sonuçlanır. Genellikle pazarlamacının veya sayfa sahibi firmanın gelecekte sürdürülebilir bir şey inşa etme şansını mahvedecek şekilde ağır sonuçlara yol açacaktır.

Bu şekilde birkaç vurgun yapabilirsiniz. Ancak arama motoru güncellemelerini sürekli takip etmek ve kuralları atlatmak için yeni yollar bulmak zorunda kalacaksınız.

White Hat SEO ise sürdürülebilir bir çevrimiçi iş kurmanın yoludur. SEO'yu bu şekilde yaparsanız, insan kitlenize odaklanırsınız. Arama motorunun kurallarına göre oynayarak onlara mümkün olan en iyi içeriği sunmaya ve insanların bu içeriklere kolayca erişmesini sağlamaya çalışırsınız. Hazırladığınız içerikler hem kaliteli hem de kitlenin ilgisini çekecek çarpıcılığa sahip olur. Sayfanızı bir kez tıklayan kullanıcı sayfanızı bir daha ziyaret etmek için istek duyarak ayrılır.

Black Hat SEO ve White Hat SEO arasındaki farkı derinlemesine incelemek isterseniz, bu konuda yapılmış olan ayrıntılı bir çalışmanın linkini paylaşıyorum. İngilizce bilenler inceleyebilirler.
http://www.inboundmarketinginc.com/blog/black-hat-vs-white-hat-seo/

Yazımızı bitirmeden kısaca tekrar ifade etmek gerekirse, SEO; Premium olmayan organik listelerde arama motorlarının arama listesinde en üst sıralarda görünme sanatıdır. Kısa vadeli işler düşünenler Black Hat SEO yapabilecekleri gibi asıl olan White Hat SEO’dur. Bu yazımızda sizlerle SEO hakkında genel bir fikir edindik. Aynı zamanda Black Hat ve White Hat SEO nedir inceledik. SEO konusunda daha yazılabilecek, öğrenilecek çok şey var ancak hiçbir fikir sahibi olmasanız bile bu makaleyi okuyarak bu konuda çerçeve niteliğinde bilgi edinmiş oldunuz. Yaptığınız yapacağınız işlerinizde ve sahip olduğunuz blog sayfalarınızda bu çerçeveden yararlanarak düzenlemeler yapabilirsiniz. Bu çerçevenin içini de ilerleyen yazılarımızda sizlerle birlikte doldurmak dileğiyle.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hasret

Ömür dediğin ne ki, üç gün ya var ya yok. Ve nasıl görürsen gör hepsi hasret. İnsan bu ya sabah olur akşama hasret, akşam olur sabaha. Yazın kışa kışın yaza. Yağmur güneşe, bulut toprağa hasret. Ana evladına evlat sılaya hasret, bir yuvaya hasret. Kardeş kardeşe, göz göze, kalp kalbe hasret. Sana hasretim diye fısıldasa bir ses, aynı ses her bir kulağa, dünyadaki milyar kulağa, milyar kulağın zihninde trilyon ayrı ışık yanmaz mı? Şimdi gözlerini kapat ve 'sana hasretim' de, kimleri görüyorsun? Söyle! Yüz gün de olsa, ömür dediğin ne ki. Bugün var yarın yokuz. Ölümlü dünyaya yabancı birer sarhoşuz. Gözlerimizi ıslatan. yanaklarımızdan süzülüp çenelerimize uzanan oradan aşağı bir çağlayan olup akan nehirlerin membaı işte bu sarhoşluğun acısı. Doğru-yanlış, iyi-kötü ve özlenen ne varsa her şey önümüzde lakin gözlerimiz her şeye açık değil, perdeler arkasında bir çok hakikat. Bir şeyler görüyor ve bir çok şey duyuyoruz elbet görülenler mat duyulanlar uğultu, ne yazık, sarh...

Hiçbir Şey İçin Geç Değil

Sevgili Dost hiçbir şey için geç değil             Bilmediklerimi ayaklarımın altına koysalar başım arşa değerdi. Benim değil bu söz, İmam-ı Azam hazretlerine ait. İmam-ı Azam Hazretleri gibi beş yaşında hafız, dini ve dünyevi sahada geniş bilgilerin sahibi, dini ilimler alanında otorite olan bir şahsiyet cehaletini ifade etmek için başım arşa değerdi ifadesini kullanıyor. Arş nedir? Her biri bir diğerinin yanında okyanustan bir damla mesabesinde olan yedi kat göklerin fevkinde, Cennet, Sidre-i Münteha ve Kürsinin de üzerinde Kürsiyi kuşatan tabakadır arş. Sadece mahşer meydanın bile, her bir kanadındaki her bir tüyün uzunluğu kuş uçuşuyla bin yıllık mesafe olan bir meleğin, bin yıl boyunca aynı yönde uçarak başından sonuna gidemediği ve yorulup geri dönmeye karar verdiği bir büyüklük olarak rivayet edildiğini düşünürsek İmam-ı Azam hazretlerinin cehaletini neye benzettiğini görme şansımız olabilir. Peki acaba bizim c...

Kolay Arapça Öğrenmenizi Sağlayacak Beş İpucu

Kolay Arapça Öğrenmenizi Sağlayacak Beş İpucu Günümüzde iletişim olanaklarının gelişmesiyle birlikte dünyamız erişilebilirlik açısından çok küçüldü. Dünyanın bir ucundan diğer ucuna sadece bir tık kadar uzağız. X kuşağı olarak adlandırılan nesil sadece kendi mahallesiyle günübirlik iletişim halindeyken bugün bireyler olarak bir şekilde tüm dünya ile iletişim halindeyiz. Z kuşağının içine doğduğu, diğer kuşaklarında kendilerini bir anda içinde bulduğu teknolojik olanaklar beraberinde yeni gereklilikler de getirdi. Yabancı dil öğrenmek her dönemde iş olanaklarına ulaşabilirlik ve bazı kültürel aktivitelere katılım açısından bir gereklilik olmuş olsa da günümüzde yabancı dil öğrenimi yaşamsal bir gereklilik halini aldı. Yabancı dil derken İngilizceyi kastetmiyoruz elbette. Şaka bir yana günümüzde İngilizceyi mutlaka öğreniyoruz ama pek çoğumuz İngilizceyle yetinmek istemiyor. Gerek daha fazla iş olanağına erişim için gerekse dini ve kültürel sebeplerin teşvikiyle ülkemizde Arapç...